İlkbaharda aniden değişen hava koşulları, kümes hayvanı üreticileri için ciddi zorluk oluşturabilir. Üreticilerin en kötü dönemleri minimum aksaklıkla atlatabilmelerini sağlamak için iyileştirilmiş planlama ve iletişim şarttır.
Sadece Türkiye’de değil, dünya çapında meydana gelen ekstrem hava koşulları kanatlı üreticilerinin faaliyetlerinde aksamalar yaratabilir. Gelecekte bu denli aksamaların yaşanmaması için işletme planlanması ve yönetim iyileştirmesi önem arz eder. Bu düşünceler, kümes hayvancılığı sektöründeki 30 yıldır faaliyet gösteren ve bu süre içinde bir dizi aşırı hava olayı yaşayan Mississippi’deki Koch Foods’un canlı üretim müdürü Ronnie Joe Keyes’e ait. Poultry Health Today’e röportaj veren Keyes, “Mississippi’nin merkezini, bir tür ‘kasırga sokağı’ gibi tanımlayabiliriz” dedi. “Her yıl, işletmeleri tamamen yok eden veya sadece çatıların uçmasına sebep olan, evlere zarar veren bir ila üç hortum yaşıyoruz.”
Amerika’da kasırgalar üretimde ciddi aksamalara neden olur. Son yıllarda kayda değer Ida Kasırgası ve tüm kasırgaların kasırgası olan Katrina ile birlikte çok sayıda fırtına ve kasırga mevsimleri yaşandı. “Bütün bunlar olurken kısa bir süre içinde çok şey öğrenmek zorunda kaldık” diyen Keyes, “En büyük sorunumuz ağaçların devrilmesinden dolayı çiftliklere ulaşmaktı. Sonra elektrik kesintileri oldu ve neredeyse cep telefonları kapsama alanına girmedi.” sözlerini ekledi. Ayrıca kendisi ve ekibi için en büyük kazanımın sahada yakıt bulundurma zorluğu olduğunu; Katrina’dan sonra, 11.000 litreye kadar dizel yakıt depolamak için yem değirmenine büyük bir depolama alanı kurduklarını, 180 yetiştirici ve 60 çiftliği olan bölgede her şeye hazırlıklı olduklarını ifade etti.
Keyes, “Elektrik kesintileri sadece yakıt ihtiyacını değil, aynı zamanda filtrelerin, fan kayışlarının ve pillerin de el altında bulundurulmasını gündeme getirdi. En büyük sorunlarımızdan biri, konu hakkındaki tecrübesizlik ve bunun sonucunda yıllardır içinde yakıt olmayan herhangi bir makinaya yakıt koymak. Jeneratörler bu ortamda aniden arızalanınca oldukça kötü duruma düştük.” dedi. Jeneratörler artık fırtınalar gelmeden önce test ediliyor ve kasırga yaşanmadan 7 saat önce çalıştırılıyor.
Ova bölgelerinde su baskınları, büyük fırtınaların potansiyel olarak sonucudur. Su altında kalan kanatlı kümesleri genellikle toplu kayıplara neden olur. Keyes, buna kariyerinde yaklaşık dört kez tanık olduğunu anlattı. Ancak bir vakada, yükselen sular erken tespit edilince çiftlikte beş kümesten üçü kurtarılmış.
Benzer durumlar Türkiye’de de yaşandı. Örneğin, 2021 Ağustos ayında Erzurum’un Oltu ilçesinde etkili olan yağışlar sele neden oldu; kümesler ve seralar zarar gördü. Karayollarını kapatan balçık ise ekiplerin bölgeye ulaşmasını zorlaştırdı. Aynı dönemde Kayseri’de yaşanan şiddetli yağmurdan sonra evleri sel bastı. Bölgede çok sayıda hayvan, arpa, buğday, saman yığını sele maruz kaldı.
Kuzey Karolina’da faaliyet gösteren Sandersons Farms veteriner hekimi Philip A. Stayer de hikayesini anlattı. “Katrina’da birçok sözleşmeli çiftçimiz rüzgar nedeniyle yapısal hasar gördü, ancak Florence kasırgası gelince hasarın neredeyse tamamı selden kaynaklandı. Florence geçtikten sonra, su basan tesisleri görmek için özel helikopterler ve insansız hava araçları kullandık. Havadan propan tanklarını göremedik, hayvanların akıbetinin vahim olduğunu ve evlerin tamamen sular altında kaldığını anladık. Bu bölgelerde tankların çoğu yüzerek uzaklaşmıştı. Kuzey Carolina’daki kuluçkahanelerimiz, işleme tesislerimiz ve yem değirmenimiz kurtuldu, ancak yetiştiricilerimizin çiftliklerindeki 880 piliç kümesinden 70’ini su bastı. Bu işletmelerimizde yaklaşık 2,1 milyon tavuk boğuldu. Tüm Sanderson Farm çalışanlarının ve sözleşmeli aile çiftçilerinin fırtınayı sağ salim atlatması büyük bir rahatlama sağladı, ancak birçoğu sel nedeniyle başta evleri olmak üzere büyük kayıplara uğradı.
Şirketimiz hala Florence ile bağlantılı operasyonel kesintilerin etkileriyle uğraşıyor, ancak her zamanki gibi işimize geri dönmek için özenle çalışıyoruz. Deneyimlerimize dayanarak, büyük ve küçük tüm kümes hayvanı üreticilerine, bir doğal afet yaşandığında yardım edebilecek insanların irtibatlarını içeren bir afet müdahale planına sahip olmalarını tavsiye ederim. Yardım paketi; rutin sarf malzemelerinin yanı sıra jeneratörler, jeneratör parçaları, ağır ekipman gibi ekipmanları da içerebilir. Bir fırtına çıkarken, çok önceden bu kişilerle konuşmak ve ihtiyaç duyulabilecek her türlü yardım için gerekli düzenlemeleri yapmak iyi bir fikirdir. Bir kriz yönetimi planına sahip olmak ne kadar önemli olsa da, her bir doğal afetin getirdiği benzersiz durumları karşılayacak şekilde planın ayarlanabilmesi için esnekliği korumanın da önemli olduğunu öğrendik.”